Şahmeran hamamı, Mersin’in Tarsus ilçesinde bulunmaktadır. Aslında burada buluna Şahmeran efsanesi ile bu hamam birbiri ile bağlantılıdır. Meran yılan, Şah ise baş anlamına geliyor. Baş yılan olarak adlandırılan Şahmeran, yılanın erkeğe aşık olmasını konu edinmektedir. Tarihte de son derece önemli bir yere sahip olan Şahmeran efsanesi, halka renk katmış durumda. Özel günlerde çalınan davulların, yılanların ortaya çıkmasına engel olduğunu belirtmektedir.
Şahmeran Hamamı
Kralın oğlu bir gün evlenmek ister. Ancak evleneceği kızın belden aşağısı yılandır. Şahmeran aslında orada kabul görmeyeceğinin farkındadır. Bu sebeple, yılanlara “Ben yukarıya evlenmeye çıkıyorum. Eğer davul sesleri durursa, bilin ki ben öldüm. O zaman çıkın ve insanları öldürün” der.
Kral baktı ki oğlu üzülecek, mecbur olarak bu evliliğe razı olur. Şahmeran’a oyun kuran devletin adamları, “bizim burada evlenmeden önce gelinler hamama gider” der. Şahmeranı da hamama götürürler. Göbek taşında ise kesilerek öldürülür. Bu sebeple hamamın göbek taşında ve duvarlarında kanlar bulunmaktadır. Kan izleri normalde sıcakta ve zaman içerisinde kahverengi olması gerekirken, şahmeran’ın kanı hala kırmızı bir şekilde durmaktadır. Bu şahmeranın kanının özel olduğunu göstermektedir.
Şahmeran, Tarsus şelalesi gibi Tarsus’ta son derece önemli bir simge haline gelmiştir. Öyle ki, pek çok yerde şahmeranın resmini görebilirsiniz.
Mersin’de Bulunan Şahmeran Efsanesi Hakkında
Mersin’deki şahmeran efsanesini duymasanız bile, eminiz ki şahmeran efsanesini duymuşsunuzdur. Şahmeran efsanesini sizlere şu şekilde aktarabiliriz:
Şahmeran görünümü itibariyle de yılan kadına benzetilmektedir. Pers ve İran mitolojisinde bulunmaktadır. Hiç yaşlanmayan ve doğaüstü bir varlık olarak kabul edilmektedir. Bu kadın hakkında çok fazla rivayetler ve hikâyeler bulunmaktadır. Bu efsaneye bağlı olan bir hamam mevcuttur. O da Şahmeran Hamamı. Mersin ilinde bulunan Şahmeran Hamamı hakkında bilgi vermeden önce, Şahmeran efsanesi hakkında bilgi vermemiz daha doğru olacaktır.
İsim aslında tarihte “Şah – ı Meran” olarak geçmektedir. Bu varlık çeşitli ülkelerde bulunmaktadır. Genellikle cinsiyeti dişidir. Akdeniz’in Tarsus bölgesinde olduğu söylenmektedir. Bazı hikayeler şahmeranın evde yaşadığını belirtmektedir. Ancak aslında bu varlık yer altında yaşamaktadır. Ancak her bölgede ortak bir son bulunmaktadır. Bu da şahmeranın öldüğüdür.
Şahmeran Efsanesi
Binlerce, on binlerce yıl önce yerin alt kısımlarında (7 kat) yaşayan yılanlar bulunuyordu. Yılanlar Mersin’in Tarsus bölgesindeydi. Meran ismi verilen bu yılanlar son derece akıllı ve şefkatliydi. Birbirleriyle barış ve huzur içerisinde yaşardı. Bunların başında bulunan kraliçeye ise Şahmeran ismi verilmekteydi. Son derece güzel genç ve dinamik bir kadındı. Bir anlatıya göre bu kadını gören ilk insan Cemşab olarak adlandırılmakta. Cemşab, Mersin’de bir gün arkadaşları ile gezerken, bir mağara ş-keşfederler. Ancak bu mağara balla kaplıydı. Balı çıkarmak için arkadaşları Cemşab’ı aşağıya kadar indirirdi.
Ancak arkadaşları, daha çok balı paylaşmak için Cemşab’ı aşağıda bırakmaya kadar verirler. Bu şekilde Cemşab’ın payını da alabileceklerdi. Cemşab kurtulmak için çözüm ararken, mağaranın iç kısmından süzülen bir ışık görür. Buradaki ışığa ulaşmak için cebindeki çakı ile deliği büyütür. Ve hayatında görmediği kadar güzel bir yere girer. Burada çok fazla yılan ve hayatında hiç görmediği kadar güzel bir bahçe görür. Havuzun baş kısmında ise bembeyaz vücutlu bir yılan bulunuyordu.
Bir şekilde Şahmeran’ın güvenini kazanan bu insan yıllar boyunca bu bahçede yaşamayı başarır. Şahmeran ona bütün sırları söyler. Ancak Cemşab yıllar sonra bir gün artık ailesini özlediğini ve görmek istediğini söyler. Şahmeran onu göndereceğini ancak yerini kimseye söylemeyeceğine söz verir.
Cemşab gerçekten de sözünde durarak kimseye Şahmeran hakkında bir şey söylememiş. Ancak bir gün padişaha hasta olmuş. Tek çaresi ise, Şahmeran’ın etini yemekmiş. Bunun üzerine padişah, şehre haber salarak bütün herkesi tek tek hamama sokmaya başlamış. Cemşab soyununca bütün vücudunun pullarla kaplı olduğu görülmüş. Cemşab sonunda Şahmeranın yerini söylemek zorunda kalmış. Cemşab’ın dediği yerde bulunan şahmeran dışarıya çıkartılmış. Şahmeran bulununca Cemşab’a benim başımı padişaha içirin, kurtulsun. Gövdemi vezire yedirin, ölsün. Kuyruğumu sen ye, hekim ol. Demiş.
Anlatılan rivayetlere göre Cemşab gerçekten de Lokman Hekim olmuş. Vezir ölmüş, padişah iyileşmiş. Ancak bazı rivayetlere göre şahmeran hala ölmedi. Ya da şahmeranın öldüğünü öğrenen yılanlar, şehre saldıracak.
Tarsus ulu cami gibi Şahmeran Hamam’ı da Mersin’de gezilecek yerler arasındadır ve oldukça da önemlidir.
